Hayatımın Günlüğü - 1

 Sevgili okuyucu, Hayatımın Günlüğü - 1 ailemizin değerli üyeleri; Hayat her zaman da insana gül bahçeleri sunmaz. yeri geldiğinde dikenlerle dolu bir yolu da aşmak gerekir. sizlerle bir var bir yok geçen son 2 ayda hem kendi dikenli yolumu aşıp hayalime kavuşmak, hem de sizler için dizi taramakla meşguldüm. bu iki olay aslında birbiriyle ilintili.  şimdi sen yazının bu kısmını okurken acaba ne hayal etti de hem o gerçekleşti, hem de bloga yeni dizi buldu diye sorabilirsin. benim uzun zamandır hayalini kurduğum şey okçuluk sporunda ilerleyip kendimi geliştirmekti. Ağustos ayında aile büyüklerimin de desteğiyle bu hayalime kavuştum ve çok iyi bir kulüpte çok iyi eğitmenlerle çalışmalara başladım, halihazırda da devam ediyorum.  gelelim bu olayın dizi kısmına! şimdi başlığa hikaye geliyor yazdın, ama sen kendi olaylarını anlatıyorsun diyenler için konuyu kısaca özetleyip asıl konuya geçeyim; okçuluk eğitimine başladığım sıralarda yeni, diğerlerinden farklı, bol içerikli ve gelişime açık

 Jet İmam: Bir Teravih Macerası! Bölümün başlığının bilim kurgu filmi gibi olduğuna bakmayın. bu bölümün başrolü yine dümenci Cengiz ve dümenleri! artı Ramazan'ın ölüm korkusu!  Bu bölüm Yılmazgillerin yaşadıklarını anlatmaya çatlak görümce Dürdane'nin yogada uyuklamamak uğruna girdiği kılıklarla başlamak istiyorum çünkü bu da en az Ramazan'ın ailenin başına açtığı işler kadar komik!  Bu bölümün girişini Dürdane'nin odasında, dört bir tarafta mum ışıkları ve tütsüler yakılmış bir şekilde yapıyoruz. bir online yoga ve meditasyon grubunun üyesi olan Dürdane için her şey yolunda, çakralar açılmış, ışık huzmeleri  her yana saçılmış durumdayken meditasyonun bir noktasında gelen horultular 5 kişiden oluşan gutu butu yumguru ekibinin dikkatini dağıtmayı çok kısa bir sürede başardı. bu horultu kimden geliyordu dersiniz? tabi ki Dürdane'den! Dürdane son zamanlarda meditasyonda uyuklamayı alışkanlık haline getirmiş ve meditasyon grubunu yöneten yoga eğitmeni bu duruma artık i

Toplu İftar! Yılmazgiller için Ramazan ayı hiç de normal geçmiyor! Ramazan'ın eski dostlarla İftar  beklentisi aileyi yeni bir telaşın içine sokuyor! Emirzade Köşkü'nde sıradan bir gün. bugünün başlangıcını iftar daveti yapmak için ahbaplarıyla iletişim kurmaya çalışan, ancak bir türlü başarılı olamayan Ramazan'ın üzgün haliyle yapıyoruz. Ramazan  da tipik eski zaman insanları gibi kalabalık ve bir arada olunan iftarları seviyor ve bunu yapabilmek için de yurt dışına gitmeden önce iletişim halinde olduğu dostlarını aramaya karar veriyor. ancak  telefon rehberinde hangi numara varsa ya kullanılmıyor, ya sahipleri onu tanımıyor ya da aradığı kişi vefat edeli bir hayli zaman olmuş.  Ramazan'ın bu üzüntülü anlarında salondaki zulasında kalan parayı saymakla meşgul olan dolandırıcı Cengiz de tüm bu muhabbetlere şahit olmuş, adamcağıza  nasıl yolunacak kaz muamelesi yapabilirimi düşünüyor. tam bu noktada Cengiz'in aklına gelen eksantrik fikir ise hem kendisini, hem Yılmaz

Gölge Oyunu Bu oyun başka oyun! Cengiz'in gazıyla Ramazan'dan elektrik kesintisini saklamaya çalışan Yılmazgiller kendilerini yeni bir iftar şamatasının içinde buluyor!  Emirzade Köşkü'nde yeni bir gün, yeni bir curcuna. ilk iki bölümde başlarına gelmedik macera ve komedya kalmayan Yılmazgiller bu bölüm köşkün elektriklerinin dağıtım firması tarafından kesildiğini öğreniyor. üstelik süpürge ve hoparlör gürültüsü eşliğinde!  yeni güne sinirleri tepesinde uyanan Havva aldığı telefonun ucundaki kişinin kim olduğunu anlamakta ve muhabbetin gittiği noktayı kestirmekte zorlandı. zira mutfakta Dudu'nun çayda çıra ile çiftetelli karışımı göbek atmalarına ve arka planda açtığı müziğin gürültüsüne maruz kalmıştı. Dudu'yu durduramayan ana kraliçe çığlığı basmak üzereyken salona kaçmayı başardı ancak burada da evin küçük hizmetçisi Ahu'nun süpürge gürültüsüyle karşılaşan Havva en sonunda arayanın kim olduğunu ve neden aradığını çözümleyerek durumun vahametinin farkına varma

 İlk Oruç Yılmazgiller ve davetsiz misafirleri ilk sahur, ardından ilk oruç için hazırlanıyor! curcuna ve komedi peşinden geliyor!  Havva'nın Ramazan'ı mutlu et köşke otur planı dahilinde başlattığı harekatın ilk adımı bu bölüm gerçekleşiyor. adamın ağzından onun zamanında yapılan Ramazan etkinlikleri, kurulan iftar sofraları ve düzenlenen eğlenceler gibi konularda laf almaya çalışan kurnaz ana kraliçe etkinlik planlarını öyle insanlara emanet ediyor ki, sormayın gitsin!  ilk oruç Ramazan ve torunu Tacettin için pek de beklendiği mükellefiyette  başlamıyor. Ramazan'ın gelişini beklemeyen ve ansızın Ramazan ayına dalış yapan Havva'nın eve sahurluk almaya vakti bile olmadı ve önce yaratana, sonra Ramazan'ın anlayışına sığınarak dolapta son kalanları da masaya getirdi. tabi bu meseleye esnaf zede Adem'in kendince çözümü olacak, bu çözümden en çok Cengiz etkilenecekti!  evde yiyecek bir lokma sahurluk olmadığını fark eden Adem daha önceki esnaf kazığından aldığı bir

 Tanrı Misafiri Öyle bir aile düşünün ki, bugüne kadar gördüklerinizden çok farklı! çok çılgın ve çok değişik! Yılmaz ailesi hem yaşantıları, hem de ilginçlikleriyle aile kavramını yeniden tanımlayacak!  Adem ve Havva, tipik Türk anne baba karı koca kombinasyonu. Adem kendi halinde, pazardan kabak lifi alarak esnafın derdine derman arayan bir adam, Havva ise süse şatafata ve görgüsüzlüğe odaklı bir kadın. bu ikilinin çocukları, kardeşleri ve Emirzade Köşkü'ne girip çıkan bilumum insan canlısının hayatı köşkün esas sahibi Ramazan'ın ani baskınıyla değişecek, Adem kaçış yolu bulmaya çalışırken Havva köşkü ele geçirmenin yollarını arayacak! Emirzade Köşkü'nün sahibi Ramazan uzun zaman önce yurtdışına yerleşmiş ve hayatının geri kalanını orada geçirmeye karar vermiş. bizimkiler köşkün müştemilatında başladıkları hayatlarına evin salonunda devam ediyor, Ramazan hiç geri dönmeyecekmiş gibi yaşamlarını sürdürmeye çalışıyorlar.  Adem ve Havva'nın iki kız bir oğlan olmak üzere ü