Yalaza Bölüm 3 - Sandıktan Bela Çıktı...

Sandıktan Bela Çıktı...

Alev Taraklı'ya ayak bastı basalı bela, curcuna ve Komedi Eksik Olmuyor. Geçtiğimiz bölümde Kasabayı basan Mafyalar,  bu bölüm Alev'in eski kocasının Kasabaya gelmesi, Adamlar Alev'in paralarını isterken Nalan'ın kaçırılması. bunlar sadece birkaç örnek. asıl yalaza şimdi başlıyor...

• Geçtiğimiz bölümün sonunda Duyulan silah seslerinin kaynağı Taraklı'nın bunak ihtiyarları imiş. Ahalinin savaşa gider gibi giyinip mehter marşı çaldığını görüp Duyan Faik dede, Kore gazisi arkadaşlarına haber verip orta çaplı bir kriz yaşattı. Parkinson hastası olan gazilerden birinin ortama rastgele ateş etmesi nedeniyle Mafyalıklarından eser kalmayan adamlar topuğu yağlarken, İbrahim de kendini yerde buldu. bu sefer sahiden ölüyorum diye iç geçiren İbrahim'in sağlam şekilde ayağa kalkmasıyla  gerilen ortam biraz olsun yumuşamıştı. Ancak durdurulamayan biri vardı. Faik dede! Faik dede oğlunu öldü sanarak başucunda ağlarken İbrahim gözlerini açtı ve adamı güç bela sağ olduğuna ikna etti. Ancak asıl olay bu değildi. Dayının adamları tarafından kaçırılan Nalan İşin tuzu biberi olacaktı.

• Yine geçtiğimiz bölümde Alev'i alıkoyarak dayının adamlarına teslim eden Nalan'ın bu bölüm vicdan azabı tuttu. Adamların tekinsiz hallerini gördüğünde olaylar kafasına dank etti ve kadını kurtarmaya girişti. Ancak durum hiç de sandığı gibi olmadı. dayının adamların patika yolda durdurup Alev'in yerini öğrenmeye çalışırken bir de kucaklarına düştü ve ne olduysa o andan sonra oldu.

• para dolu çantayı arayan ancak bulamayan adamlar, dayıya durumu nasıl anlatacaklarının hesaplarını yaparken karşılarına hayalet kılıklı bir tip çıktı. Bu tip Nalan idi ve kendi çapında kadının yerini öğrenmeye çalıştı. kan kardeşi çamaşır suyu ile bu olayın da üstesinden gelmeye çalışan deliyi adamlar paketleyip arabaya attıkları gibi dayının ofisinin yolunu tuttular. İşin komik yani, Nalan'ın çenesiyle adamları bezdirecek ve Alev'in kocası ile karşılaşarak yeni belalara zemin hazırlayacak olması idi.

• Bu Bölümün bir diğer komedisi, kasabanın çakma abisi Oral ve Ekürilerinden geliyor. yine  geçtiğimiz bölüm Oral'ı Burcu'ya layık bir adam olup olmadığını anlamak için teste tabi tutan İbrahim, bu bölüm ona emanet ettiği sandığı kilidi kırılmış ve açılmış vaziyette buluyor. İçinden Settar babanın eseri bir osmanlıca yazma çıkan sandık, İsmail'i fazlasıyla cezbetmeye başlıyor. Yazmanın bir defineye işaret olabileceğini düşünen şapşal daltonlar, hemen yazıyı okutacak birini aramaya girişti ise de koca kasabada kimse bunu yapamadı. Suçlu her zaman suç mahalline geri döner hesabı eni konu çalacakları kapı yine Settar olacağa benzer. 

• Sandık meselesinin uzantısı olarak İbrahim, Durumu Burcu ile konuşmaya karar verdi. İsmail'in elinde yazmayı, Dükkanda da açık sandığı gören İbrahim, Burcu'yu kalbini böyle bir adama emanet etmekte düşünmesi konusunda sıkı bir dille uyardı. Olayı gururuna yediremeyen Burcu ise Oral'ı o an terk etti. buradaki şaşkınlık, Oral'ın Burcu ile bir ilişkisi olmadığı halde ilişkimiz bitti narasını duymuş olması idi. 

• Gelelim bu bölümün banko olayına! Anlatımın başında Alev'in eski kocası ile karşılaştı dediğimiz Nalan, Adamı kolundan tuttuğu gibi Taraklı'ya getirdi. bu herif de diğerleri gibi azman bir tip. Nalan'ın yönlendirmesi ile İbrahim'i bulan adam Alev'i sorsa da yanıt alamadı ve yine Nalan  yardımıyla Alev'in babasının evini buldu. bundan sonra yaşanacaklar yalazadan çok korku komedi filmlerine benzeyecek gibi görünüyor. hakkımızda hayırlısı...

FOTOĞRAFLAR OLAY SIRASI İLE:

Yalaz baba türbesini Karıştıran Faik dede ve Kore gazileri

Alev'i ararken şekil değiştiren Nalan