Tövbeler Olsun Bölüm 2 - Kanlı Köstebek...
Kanlı Köstebek
Horanta ailesi ve Horanta Holding yeni bir dönüm noktasının eşiğinde, Namzet'in nedameti ortamı kahkahaya boğarken, Buğra'nın aşkı için girdiği kılıklar ciğerimizi pare pare etmeye yetiyor..
- Kırk yılın cimrisi Namzet Horanta Nedamet getirecek de, eksi defterleri temize çekecek. kim duysa inanmaz! ama Namzet için işin aslı öyle değil. bu gönül alma meselesini eski nişanlısından bile af dileyecek kadar önemseyen baba Horanta için yepyeni bir hayat, yepyeni bir dönem başlıyor.
- geçtiğimiz ilk bölüm Namzet için iyi başlamamış, Baba Horanta geçirdiği kaza ile hepimizin yüreğini ağzına getirmişti. geçtiğimiz bölümde eski dava dosyalarını karıştırırken bulduğu bir klasör eski dostları yeniden karşılaştırmış, Osman Nuh demiş peygamber demeyip Namzet'i affetmemişti. şimdi Horantaların başına öyle bir olay geliyor ki, Latife, Nazmiye, Namzet ve Buğra bu işten sağ çıkabilecek gibi görünmüyor.
- Namzet'in Latife'yi uğruna tercih ettiği kadının adı Gül. Gül aynı zamanda Osman'ın baldızı - hanımı Hülya'nın kardeşi- Osman eşinin vefatından sonra Namzet ile ikisini tanıştırmış, evlilik yoluna girmelerine vesile olmuş. ama Osman saflığını burada da göstermiş. nereden bilsin adam Gül ile gittiği mağazada Latife ile tanışıp evlilik sözleşmesi yaparak garip bir evliliğe imza atacak?!
- Horanta'nın Necipli'ye attığı tek kazık altın varaklı değilmiş. Gül de Namzet'e yıllarca bilenmiş ve şimdi Namzet'in ondan af dilemeye geleceğini öğrenince, geçmişte içinde uhde kalan ne varsa dökmek için can atıyor. ancak evvela bu işin Namzet cephesinden öncelini ele almak lazım.
- Namzet helallik alma operasyonunun ilk ayağında Osman'dan gol yiyince, rotasıını başka yönlere çevirmeye karar verdi. operasyonun yeni etabının ilk durağı, ilk bölümdeki şapka macerasında gördüğümüz altın taciri Fuat oluyor. Namzet ilk olarak Fuat'tan şapka hadisesi ile alakalı olarak özür dilemeye gidiyor. ancak burada da kendilerini bir eski dost bekliyor.
- avukat Anıl'dan Fuat'ın aktivite listesini edinen Osman, bir gayret ilk bölümde çöpe attığı takı tasarım eskizlerini yeniden yaparak adama göstermeye karar veriyor. Fuat'ın koşu yaptığı ormana Namzet ile aynı anda giden Osman, Horantaları 32 kısım tek mili birden orada görünce adamın yanına gitmekten vazgeçiyor, ancak burada olan Anıl'a oluyor, zira Osman'dan Namzet'in orada olduğunu haber vermediği gerekçesiyle okkalı bir fırça yiyor.
- Fuat bey mert adammış ki, Namzet'in hem özrünü kabul etti, hem de fabrikasını tekrar değerlendirmeye karar verdi. bu noktada Nazmiye'nin merakı, adamın şapka konusunda gerçekleri nasıl öğrendiği konusunda bir aydınlanma yaşamalarına sebep oldu ve bölümün başlığındaki "kanlı köstebek"in varlığı ortaya çıktı. Anıl ve Nazmiye dört koldan kanlı köstebeğin kim olduğunu araştırmaya başladı. umarız Osman paçayı kaptırmaz.
- şimdi gelelim Gül meselesine! Namzet eski hukuk evraklarını kurcalarken bu kez yıllar önce Gül'e yazdığı, ancak imha etmeyi unuttuğu mektubu buldu ve bu kez dümen Gül hatuna çevrildi. İlk etapta her şeyi Latife'den ve diğer Horantalardan gizlemeye çalışsalar da Latife bir çuval inciri berbat etmeyi burada da başardı.
- Gül Namzet'e bileyli dedik ya, Namzet ilk olarak telefon etmeyi düşündü ancak Osman gıcıklanır diye vazgeçti. daha sonra Kadınla yüz yüze görüşmeyi yeğleyen Baba Horanta, kadının, yani Osman'ın evine sotaya yatarak kadını konuşmaya çağırdı.
- kadın garibe nasıl kin gütmüşse, içinde irin gibi tuttuğu ne varsa ortaya döküverdi. bu noktada Namzet'in acaba? dediği bir durum da gerçekleşti ve Gül hanım bizim gönlü zengin patronumuzu affetti! Osman ve Hülya bu durumu duyduklarında biraz sert tepki vermiş olsalar da affettiği Gül'ün yanına kâr kalmış oldu.
Bu Bölümün bizim açımızdan can yakan olayları da olmadı değil elbet! Aylin ve Buğra ayrıldı! evet ayrıldılar!
- Çekirge bir sıçrar, iki sıçrar, üçüncüde yakayı ele verir diye veciz bir sözümüz var. Buğra için tam da bu söz anlamını buldu bu bölüm! günlerce adını sanını kimliğini gizlediği Aylin, geçtiğimiz bölümün sonundaki Namzet - Osman karşılaşmasında babasına destek amaçlı giden Buğra'yı gördü ve işler karıştı! Buğra kıza kendini affettirmek için ne kadar dil döktüyse, ne kadar takla attıysa da başarılı olamadı ve kız net bir tavırla bu işe noktayı koymaya karar verdi. ancak bu noktalamada bir pürüz vardı.
- İlk bölümde Aylin'in Buğra'ya babasına hediye olarak versin diye verdiği bir köstekli saat vardı. bu saat Hülya'nın babası, yani kayınpederinden Osman'a kalmış ve Osman da onu gözü gibi korumuş. eh, adam bir gün elbet o saatin yerinde olmadığını hatırlayıp geri isteyecekti tabi. o gün bugünmüş ve o saat de Buğra'nın yalanlarından nasibini alacakmış!
- Aylin'in kendisinden ayrılmasını hazmedemeyen Buğra, kızı kendine bir süre daha yakın tutabilmek için saçma, ama bir o kadar da safça bir yola başvurdu. kız geri vermek için saati istediğinde saati bulduğunu söylemedi ve kıza bütün şehri dolaştırdı. ancak bilmediği bir şey vardı ki, o da Necipli evinde kopacak kıyametti!
- Aylin saati bulamadıkça Osman tedirgin olmaya başladı ve kızcağız Buğra'yı açık etmeden saati bulmak zorundaydı. ancak bu çok zordu ve saat hala ortada yoktu. Buğra şakayı kakaya çevirecek kadar uzatıp hala saat yok deyince kız babasına saati bulamadık demek zorunda kaldı ve babasıyla orta çaplı bir çatışmaya girdi. sevdiceğinin zor durumda kalmasına daha fazla dayanamayan Horanta JR. da yelkenleri suya indirip saati bulduğunu yalanla karışık itiraf etti. bakalım önümüzdeki bölümler neler gösterecek?..
Yorumlar
Yorum Gönder