Balkan Ninnisi Bölüm 10 - Balkan Çınarı...
Balkan Çınarı
Bir Balkan Çınarı devrildi Üsküp'te. yarım kalan için yarım bıraktı her şeyi, herkesi...
Dipnot: bu bölüm olay örgüsünün bütünlüğü gözetilerek tek parça halinde alt başlıksız anlatılmıştır.
- Gerçekler yanıyor, yalanlar ve inkar üşüyor. geçtiğimiz iki bölümde kaybolan ve Tahir ailesi için pahalıya mâl olacak olayların fitilini ateşleyen facia üçlü, bu bölüm sevdiklerinden, birbirlerinden ve hayatlarından ayrı düşmek zorunda kalıyor.
- Geçtiğimiz bölüm hatunların gazabına uğrayan ve oldukça uzun bir süre ortalıktan kaybolan Süleyman, Daniel ve Arif kendilerini Süleyman'ın sevdiği kızın, yani Elena ve Nina'nın köyü Dıragaç'ta bulmuş, burada düğünden kız kaçırmış ve Makedonlarla Türkleri karşı karşıya getirmişti. bu bölüm bu durum hem Süleyman'a, hem de diğer Tahirgillere oldukça pahalıya patlayacak, bir Balkan Çınarı devrilmeye meyledecekti.
- haftalarca ortadan kaybolan facia üçlü sonunda bu bölüm konağın yolunu buldu. ancak Neriman ve Elena endişeli. Ertan ve Jovanka kendileri ve aileleri hakkındaki gerçekleri öğrenmiş olabilir düşüncesiyle diken üstünde erlerinin gelmesini bekleyen hatunlarımız, kendilerince bu durumdan ve olası olumsuz etkilerinden korunmanın yollarını aradı. ancak korkulacak bir durum yoktu, zira çocuklar bu konuda henüz bir şey öğrenmemişti.
- Süleyman ve Neriman'ı bir köşeye çekip konuşma kararı alan Elena Süleyman'ı makulün biraz üzerinde bir tavırla haşladı. Süleyman daha önce ablasını kaçırdığı köyden şimdi bir kez daha kız kaçırmıştı ve bu durum Makedon tarafını üstlerine saldırtabilirdi, nitekim öyle de olacaktı!
- zamanında Nina'yı büyük bir aşkla seven, onun için ölümü bile göze alan Süleyman, şimdi bu yaptıklarının bedelini babasının yıllarca emek verdiği caminin yıkılması ve hayatının alt üst olmasıyla ödediğini düşünerek şimdiye kadar yaşananlardan sürekli kendini sorumlu tuttu.
- Zübeyir dede kendisinin bir suçu olmadığı ve bunun yaşanması gereken şeyler olduğu konusunda salık verdiyse de Süleyman vicdan azabı ve huzursuzluktan ölmek üzereydi. Süleyman aşkının cefasını ailesine çektirmemekte, onların bu durumun vebalini üstlenmemesini sağlamakta kararlı. ancak bu durum öyle olaylara gebe, öyle durumlara gözünü dikmiş ki, kimsenin aklına gelmez!
- Süleyman'ın köyde kız kaçırmak için cebelleştiği düğünün sahibi Darko daha önce Nina ile onun arasına girmiş ve caminin yıkılmasında pay sahibi eski düşmanı. Nina için oldukça fazla kavga etmişler ve kazanan Süleyman olmuş. Darko şimdi aniden karşısında Süleyman'ı görünce eski defterler bir de burada açılacak, Darko Süleyman'ı ve Tahir ailesini en hassas noktasından vuracaktı!
- ustamız Tahirgilleri Makedonlardan ari bir yerde bir araya toplayarak Türkiye'ye, anavatana gitme kararını herkese açıkladı. açıkladı ve kayıtsız şartsız herkesin bunu kabul etmesi gerektiği konusunda da ahaliyi uyardı. ancak bu noktada da çatlak ses Ertan oldu tabi. Ertan hem bu olanlara bir anlam veremiyor, hem de ben hiç bir yere gitmiyorum diyerek ortamı daha fazla geriyordu.
- en başından beri duruma anlam yüklemeye çalışan, ancak başarılı olamayan Ertan, sevdiceği Jovanka'yı da yanına alarak bu gizemi de çözmek üzere harekete geçti. planda ilk durak Süleyman'ın geçtiğimiz bölümlerde mesken tuttuğu tamirhane idi, ancak burada yakalanmaları çok da uzun sürmedi. Süleyman ikiliyi eliyle koymuş gibi buldu ve hemen oradan uzaklaştırdı.
- B Planında rotayı konağa çeviren ikili dayonun odasını kolaçan etmeye başladı. burada ortaya çıkan bir gitar ve çiftimizin ulaştığı bir mezuniyet kaseti her şeyin düğümünü çözmeye yeterli oldu. Jovanka'nın teyzesi Ertan'ın dayısına aşıktı ve ona mezuniyet gecesinde yıllarca kalacak bir kayda geçecek bir evlilik teklifi etmişti. anlaşılmıştı ki Süleyman'ın o günleri hatırlaması gitme kararı almasında etkili olmuştu.
- Üsküp Türk Çarşısı tarihinin en üzüntülü günlerinden birini yaşıyor. Süleyman Dükkanın kapısına Satılık yazısı asmış, tası tarağı toplayıp gitmeye niyetli. ancak Çarşı ahalisi onu böyle sessiz vedalarla uğurlamaya niyetli değil. anında hazırlanan eğlence planıyla Süleyman ve Tahir ailesi son kez dostlarıyla bir araya gelecek, çarşı çınarını bir nebze olsun tebessüm ettirerek anavatana uğurlayacaktı.
- bu bölümün bizi en derinden etkileyen kısmı bu paragraftan başlıyor. hepimizin saygı duyduğu, sözüne itimat ettiği, her şeyiyle çok sevdiğimiz Zübeyir dedemiz bu bölüm Makedon tarafının, daha doğrusu Darko'nun gazabına uğruyor! Darko ne dümen çevirdiyse Zübeyir dedenin camiyi ayağa kaldırmak istediği araziyi ele geçirdi ve caminin son kalan duvarını da yıkmakta inat ediyor. ahaliden ayrı cami enkazını kıble edip namaz kılan dedemiz Darko ve adamlarıyla karşılaştı ve araziyi ve yıkıntıyı korumak için canını tehlikeye attı.
- Süleyman ve Tahir ailesine bunun haberi veda eğlencesi sırasında ulaştı. ustamız ortama nefes nefese bir dalış yapan çırağı Niyazi'den durumu öğrenir öğrenmez olay yerine intikal etti. bizim için bu durumun neticesi şimdilik merak konusu. dede kurtuldu mu, Darko ve adamları bir iş yaptı mı cami tamamen yıkıldı mı? hepsini gelecek bölümler gösterecek...
Yorumlar
Yorum Gönder