#BiziBirleştirenHikayeler : Tozkoparan İskender Gölge Bölüm 5 - Sancak...

 Sancak

Bu bölüm için sadece burada söylenecek şok şey var. ancak daha fazlasını Mete ve Tozkoparan bize söyleyecek, İstanbul'un Fetih Sancağı Tozkoparanlara emanet edilecek..

İSKENDER'İN RÜYASI, METE'NİN GÖRÜSÜ GÜÇLERİNİ BİRLEŞTİRİYOR!

•  Bu bölümün başlangıcı  oldukça ilginç, zira Tozkoparan'ın gördüğü bir rüya her şeyin başlangıcı oluyor. İskender 15 saatlik derin uykusunda kendini ıssız bir ormanda, bilmediği ve anlamlandıramadığı bir keman melodisiyle yürürken buluyor, etrafında kırmızı bayraklar belirip kayboluyor, en sonunda da tozkoparanımız yolun sonunda bir derenin içinde bir keman buluyor. arkadaşları endişeyle uyanmasını beklerken aniden ayağa kalkan İskender durumu Mete'ye anlatmak için can havliyle ofisinin yolunu tutuyor, ancak Mete'nin durumu da pek iç açıcı değil. 

• İskender, Mavi Ay ve Pençe peşi sıra endişeli bir biçimde koştururken Mete'nin ofisine giren tayfa çocuğu hiç beklemedikleri bir anda beklemedikleri bir biçimde buluyor. Mete teksir kağıtlarına ilk etapta anlamsız gelen, ancak daha sonra çok işlerine yarayacak bir takım sembol ve işaretler çizmeye başlarken İskender ve ekibin tekrar yürekleri ağızlarına geliyor. Mete'yi güç bela kendine getirmeyi başaran çocukların sıradaki görevi bu işaretlerin anlamının çözülmesiyle ortaya çıkacak, Gölge ile birlikte Tozkoparanların yeni hedefi Küçüksu Kasrı olacak!

METE'NİN GÖRÜSÜ BİR OSMANLI PADİŞAHININ TUĞRASINI İŞARET EDİYOR! HEDEF FETİH SANCAĞI!

• Mete büyük bir kaygı ve endişeyle kendine geldikten sonra çizdiği işaretlerin anlamını çözmeye başlayan ekip çizilen şeylerin sıradan bir desen olmadığını, bunun bir Osmanlı Padişahının tuğrası olduğunu öğrendi. sıra bunun hangi padişaha ait olduğunu öğrenmeye geldiğindeyse durumu İskender'in rüyası kurtarmış, ekip iki bilgiyi birleştirdiğinde ortaya Sultan Abdülmecit'in tuğrası olduğu çıkmıştı. ancak bu bilgiler ekibin işine nerede ve nasıl yarayacaktı? 

• bu sorunun cevabını da Gölge veriyor! Gölge üç parçalı taşın hangi Osmanlı paşası tarafından satıldığını araştırırken Küçüksu'da düzenlenecek bir müzik dinletisi olduğunu öğrendi ve ajanlarını da bu noktaya yönlendirdi. bizimkiler de ta Mete'nin görüsünün kaynağını araştırırken bu bilgiye ulaştı ve yine aynı anda yola çıktı. bu sefer hedef hem taşı, hem de sancağı korumak! 

• Kasırda düzenlenen dinletiye ekipten önce ve can havliyle koşan Fikri'nin İskender'in rüyasında dinlediği melodiyi çözmesine oldukça büyük yardımı dokundu. zira bu melodi Abdülmecit'in bir bestesiydi ve ekip bu bilgiden yola çıkarak beklenen sonuca ulaşmıştı. bizimkiler yine tam takım olay mahalline doğru ilerlerken Gölge de organizasyonda çalışan pek çok görevliyi manipüle etmeyi başarmış, mini bir Bizans ordusu kurmuştu.

• kasra ilk adımı atan tozkoparanlar yine görev dağılımı yaparak işe koyuldu. Pençe'nin bir kısmı Mete ile gözlem yapacak, Arda ve Bora giriş çıkışları kontrol edecek, İskender ve Elif de içeride taşı arayacaktı. ancak bu noktada beliren sorun hem bizimkileri, hem de taşı ve sancağı tehlikeye sokacak, tozkoparan bu kez su korkusunu alt etmeyi başaracaktı! 

• ekibin geri kalanı dışarıda gereken işleri hallederken içeride Fetih Sancağını arayan İskender ve Elif bir yandan ajanlara karşı kendilerini korumaya, diğer yandan taşı ve sancağı bulmaya çalışıyordu. İskender'in Kemankeş Yay'ındaki pusula sancağın yerini binanın içinde bir aynaya yakın noktada göstermiş olsa da ortada ne sancak ne de taş vardı. ikili nerede olabileceklerini düşünürken birden aklına parlak bir fikir gelen Tozkoparan, sancağın aynanın önündeki küçük sandukada olabileceği ihtimalini düşünüp sandukaya el attı, ancak burada da Gölge rahat durmadı ve etkisi altındaki ajanlardan birini ikilinin üstüne saldı! 

FETİH SANCAĞI İÇİN YA HAKK!

• Gölge tarafından manipüle edilenlerden biri de kasırda yapılan organizasyonun yöneticisi olan kadındı. çocukları aynanın başında ellerinde sanduka ile gören kadının hiç bir tepki vermeden çocukları sahneye itelemesi İskender'in garibine gitti. nitekim kadının Gölge zede olduğu daha sonra ekip yavru Bizanslılarla taarruza geçtiğinde ortaya çıktı, iş bu sefer Allah'ın birliği, Tozkoparan'ın bilek kuvvetine kaldı! 

• Olanları yine gizli kameralarla izleyen Gölge yine amacına ulaşmaya yaklaşmanın verdiği mutlulukla kuklalarını Tozkoparanların üstüne salarken bizimkilerin de eli armut toplamadı elbette! ;) Gölge'nin tesiri altındaki insanlar teker teker avlanarak birbirine bağlandı ve etkisiz hale getirildi. tam bu esnada fetih sancağını kapmayı başaran 1 numara tam da ondan beklendiği gibi davrandı ve sancağı kaparak oradan uzaklaştı. 

• ajanın ekiple olan zorlu kovalamacasının sonu İskender'in hiç de istemeyeceği bir noktada ve yerde son buldu. terk edilmiş bir iskelede turu tamamlayan İskender ajanı köşeye sıkıştırdı, ancak ajan Gölge'nin talimatıyla taşı sancağın içinden alıp sancağı denize attı! bizim bunca bölümdür tanıdığımız tozkoparan ecdat yadigarının böyle ellerinden kayıp gitmesine izin vermezdi, nitekim öyle de oldu ve İskender sancağın peşinden suya atladı!

• çocukların ısrarlı ve tedirgin engel olma çabalarına rağmen su korkusunu ve dostlarını hiçe sayıp denize atlayan tozkoparan uzun süre denizden çıkmadı. bu durum bizimkileri oldukça fazla etkiledi tabi, zira İskender suyun derinliklerinde hem kendiyle, hem korkularıyla, hem de Gölge'nin gerçek yüzüyle yüzleşmiş ve kendini toplayarak sancağın peşinden gitmişti. yaklaşık 5 dakika sonra sancakla birlikte sudan çıkan İskender'in yüzündeki gurur ve mutluluk hepimizin yüreğine az da olsa su serpti.