Tozkoparan İskender Sır Bölüm 6 - Kod Adı: Fısıldayanlar...
Kod Adı: Fısıldayanlar...
Tozkoparanlar için yeni bir zaman, yeni bir macera! bu kez maceranın Kod Adı: Fısıldayanlar!
HIZLI HAREKET EDİYORUZ, BİZE AİT OLANI ALIYORUZ!..
- geçtiğimiz bölüm Kastor ve robotları tozkoparanlara karşı en büyük kozunu oynamış, oyunun büyüğünü İskender'e karşı hazırlayarak ellerindeki haritayı kapıp kaçmıştı. bu bölüm bu haritanın peşinde yine türlü çeşit kovalamaca, kapışma ve macera bizleri bekliyor. üstelik bu bölüm bir de Baykuş'un gövdesi hasar alıyor ve işler iyice karışıyor!
- geçtiğimiz bölümün sonunda haritayla birlikte ortadan kaybolan Kastor'un yarattığı zaman deliğinden Osmanlı Dönemi'ne geçtiği ve haritanın ifade ettiği anlamı orada çözümleyeceği anlaşılmış, ekibimiz de delikten geçerek o döneme ışınlanmayı başarmıştı. bu bölümün başında tozkoparanlar Osmanlı döneminde, bir pazar yerinin ortasında bizleri karşılıyor. burada edinecekleri bir dost hem başlarına bela olacak, hem de onları beladan kurtaracaktı.
- Pazar yerine ulaştıklarında herkes kendi halinde alışveriş yapıyor ve hayatını yaşıyordu. ta ki bir çocuk bir tezgahtan bir elma çalıp koşturmaya başlayana kadar! sonradan adının Hayri olduğunu öğreneceğimiz bu çocuk elindeki elmayı bizim zavallı Arda'nın eline tutuşturup kaçmaya başladı. satıcı ilk etapta ne olduğunu anlayamamış olsa da sonradan elmayı Arda'nın elinde görünce o da bizimkilerin peşine takıldı ve zincirleme bir kovalamaca başladı.
- ekip önde satıcı arkada koşturmaca sürerken bizimkiler adamın elinden kendilerini kurtarmayı başarıp bir merdiven altına saklandı. ne olduğunu anlayamayan Arda ve tozkoparanlar ilk badireyi atlattıktan sonra karşılarına çıkan Hayri ile uzun ve keşmekeş dolu bir maceranın ilk diyaloğunu kurmaya başladı.
- Hayri elindeki haram elmayı dişlemeye başlarken İskender ona usulünce derdini anlatmaya, neden orada olduklarını açıklamaya girişti. normalde aslının onlarda olması gereken haritanın bir kopyasını çizen tozkoparan bu çizimin nereyi gösterdiğini bulmasını istediyse de Hayri kağıdı evirdi, çevirdi ancak bir şey anlayamadı. anlayamadı ancak anlayan birini de tanıdığını söyledi!
TOZKOPARANLARIN YENİ DESTEKÇİSİ: MİRİM ÇELEBİ!
- ekip henüz tanıdıkları ve dakika bir gol bir hırsız yaftası yemelerine sebep olan bu ilginç çocuğun anlattıklarına körü körüne inanmanın doğru olmadığına kanaat etse de İskender mecburen çocuğun dediklerini uygulayacaklarını, Kastor'u durdurup haritayı ondan geri almalarının buna bağlı olduğun belirterek Hayri'nin yönlendirmesiyle yola çıktı.
- ekibin önünde durduğu kapı onlara hem yardım edecek, hem de başlarına iş açacaktı .zira Kastor Baykuş'un DNA izini takip etmeye devam ediyor, her seferinde bizimkilerle burun buruna gelmeyi başarıyor. bu kapının ardında da benzer bir olay yaşanması muhtemel.
- Hayri'nin ekibi getirdiği zat öyle sıradan biri değil .görünüşte tıfıl, ancak fazlaca bilgi ve beceri sahibi, ekibin haritasını da yalnız o çözümleyebilir. bu zatın adı Mirim Çelebi. Mirim ilk başta bizimkilerin hal ve hareketlerine bir anlam verememiş olsa da sonrasında tozkoparanlara en büyük yardımı yapanlardan biri olacak, Kastor hiç beklenmedik bir yerde elinde haritayla ortaya çıkacaktı.
- Mirim'in çözümleyebilmesi için harita çizimini ona gösteren tozkoparan hiç beklemedikleri bir tepkiyle karşılaştı. o da tıpkı Hayri gibi kağıdı evirdi çevirdi ters düz etti ancak bir sonuca varamadı. üstelik ekibin elindeki tek işaret olan kağıdı da ortadan ikiye ayırıp yırttı! sonradan anlıyoruz ki Mirim çözümleyebilmek için haritanın suretine değil, kendisine ihtiyaç duyuyordu ve o da ne yazık ki Kastor'daydı.
KASTOR VE ROBOTLARI MİRİM'İN EVİNİ BASIYOR! BAYKUŞ ZOR DURUMDA!
- ve nihayet beklenen son gerçekleşiyor ve Kastor burada da ekibin karşısına çıkıyor! İskender harita konusunda ne yapacaklarını düşünürken karşılarına çıkan robotlar Turbo ve Spark bizimkileri enselediklerini düşünerek orada bulunan herkesi kapana kıstırdı, ancak burada Mirim kendini öne atarak ekibi yine bir arka kapıya yönlendirdi. bu noktaya gelene kadar birkaç kez bacaklarıyla ilgili sorun yaşayan Baykuş ekibi yavaşlatmamak adına sürekli iyiyim dese de Asya durumu çakıyor, onu yalnız bırakmıyordu.
- robotlar bizimkilerin peşine düşüp bir kovalamaca da onlar başlatınca sokaklar yangın yerine döndü desem abartmam! bu kovalamaca esnasında bacakları artık son raddeye gelen Baykuş infilak ederek olduğu yere çöküp kaldı :( ekibin robotlardan kurtulmak için giriştiği kapışmada onların yanında olamayan teknolojik dehamız ekip onu almak için geri döndüğünde sinir krizi geçirerek ağlamaya başladı :( bacakları güçten düşen Baykuş hareket edemediği için Sinan'ın yardımıyla buldukları ilk el arabasına yüklenip Mirim'in evine doğru yola çıkıldı. burada hem Kastor'un neler yaptığı konusunda bilgi edinilecek, hem Baykuş kendini onaracak hem de haritanın sırrı çözülecekti.
- Ekip ikinci kez Mirim'in evine gittiğinde bacaklarında yürüyecek gücü bulamayan Baykuş hem tedirgin gözlerle ekibi takip ediyor, hem de bacaklarını onarmanın yolunu arıyordu. İskender ve diğerleri Kastor'u bulmak için kimden yardım almaları gerektiğini bulduğunda Baykuş da zor da olsa kendini onarmayı başarmış, yine Asya sayesinde yeniden yürür hale gelmişti.
KOD ADI: FISILDAYANLAR. KASTOR VE TOZKOPARAN BU KEZ HARİTA İÇİN KARŞI KARŞIYA!
- bu bölümün başlığına ve anlatımdaki pek çok noktaya ilham kaynağı olan ekipten bahsetmeye geldi sıra! bu üçlünün adı fısıldayanlar ve sadece fısıldayarak iletişim kuruyor, belirli kişiler hariç -Mirim de bunlardan biri- kesinlikle iletişim kurmuyorlar. ekibe Kastor'un nerede olduğu ve neler yaptığı konusunda bilgi verecek olan bu cüce üçlüsü Mirim'den gereken bilgileri aldıktan sonra görev yerlerine dağıldı.
- gün boyunca Kastor hakkında veri toplayan üçlü aynı gece Yeniden Mirim'in evine döndü ve Kastor hakkında edindikleri tüm bilgileri Mirim ile paylaşarak görevlerini tamamladı. Kastor limandaydı. belli ki haritayı denize açılmak için kullanacaktı. peki deniz aracını nereden bulmuştu?
- bizimkileri arama telaşında aklına yepyeni bir fikir gelen canavar limana yanaşık gemilerden birini gördü ve yeni bir kaçış planına girişti. bu planı gerçekleştirebilmek için şehrin bütün altın rezervini tüketen Kastor gördüğü gemiyi mürettebatıyla birlikte satın aldı. ancak unuttuğu bir detay vardı. BU KEZ TOZKOPARAN ONLARIN PEŞİNDEYDİ!
- fısıldayanlardan gerekli bilgileri aldıktan sonra limana doğru hareket eden tozkoparanlar sota bir yerde haritayı almak konusunda bir plan yapmaya girişti. ekibin geri kalanı hep birlikte gidelim dese de bu Kastor'un dikkatini çok çabuk çekerdi ve İskender'in böyle bir risk alma lüksü yoktu. bu nedenle tozkoparanımız gemiye kendisi sızacak, haritayı kapıp getirecek ve macera devam edecek!
- Kastor gemiye gerekli tüm malzeme ve erzak yüklemesini yaptırırken ona görünmemek için kamufle olan İskender gemiye tırmanarak sızmayı başarmış, kaptan köşkünü aramaya koyulmuştu. bu sırada dikkati dağınık olan Kastor gelmekte olanın farkında değildi ve geminin güvertesinde kendi işleriyle meşguldü. kaptan köşkünün kapısından gelen bir gıcırtı kafaları oraya çevirmiş olsa da tozkoparan bu badireyi de atlattı ve haritayı büyük bir soğukkanlılıkla almayı başardı!
- şimdiye kadar hep elindeki değerleri kötüye kaptıran tozkoparan bu kez kötüden onlara ait olanı kapmayı başarmıştı. Kastor her ne kadar onu engelleyebileceğini sandıysa da fazlasıyla yanıldı. zira İskender gemiye bağlı olan bir halat yardımıyla çoktan aşağı inip gözden kaybolmuş, hatta halata bağlı olan ağır yük vasıtasıyla Kastor'u dövmüştü bile! ;)
Yorumlar
Yorum Gönder